Bence Aivazovsky’nin “sakinlikten kasırgaya” resmi en büyük eserlerinden biri. Resme baktım ve birkaç saniye içinde sakin denizin nasıl fırtınaya dönüştüğünü gördüm.
İş koyu renklerde yapılır. Sanatçı, kahramanlarla birlikte yaklaşan ve ilerleyen unsuru yeniden yaşar. Sakin denizin nasıl huzursuz bir canavara dönüştüğünü gördüm, yakınlardaki her şeyi yutmaya hazır. Teknede kahramanlarla istemeden empati kurmaya başladım. Bu tekne sakin bir zamanda tasvir edilsin, bir devamı buldum ve resim boyunca bu tekneye yelken açtım. Bir fırtına ve bir fırtına görebiliyordu. Özellikle dikkatimi çekmek, insanları örtmek ya da tekneyi tersine çevirmek üzere olan dalga tarafından çekildi.
Aivazovsky bu tuvalde sadece maviden siyaha kadar değişen soğuk tonları kullanır. Bana göre bu resim insan yaşamının aşamalarını yansıtıyor. Örneğin, sakin bir deniz kaygısız bir çocukluk ve bir gençtir, yaklaşan bir fırtına bize tüm sorunları ve zorlukları olan bir kişinin yetişkin yaşamını gösterir ve bir fırtına, hayatına yapıştığı bir kişinin yaşlılığıdır. Bir insanın hayatının üç aşamasından da kurtulduktan sonra, yaklaşan fırtına ve fırtına sorunları ve zorlukları ile beni korkuttuğu için gençliğimde kalmak istedim.
Bu sanat eseri 1982 yılında Aivazovsky tarafından yazılmıştır. Birçoğuna göre, bu resim çalışmalarında bir deneydi. Bence deneyi başarılı oldu. İş beni düşündürdü ve bu elementin içine daldı. Fırtınanın merkezinde olmaktan korkacaktım, denizin tam sakinliğini ve genişliğini seçerdim.
Bu sanatçının resimleri istemsizce hayatınızı ve planlarınızı düşünmenizi sağlar. Bu iş bana kasvetli görünüyordu, parlaklığı ve sakin bir denizi yoktu, çünkü muhtemelen fırtına ve fırtınadan çok korkuyorum. Aivazovsky’yi parlak bir sanatçı olarak görüyorum, resimleri beni fantastik kılıyor.