Şövalye’nin Rüyası – Rafael Santi

Şövalyenin Rüyası   Rafael Santi

Bazen sanatçılara şaşırtıcı metamorfozlar olur: erken işler temel olarak olgun ve geç olanlardan farklıdır: stil, stil, renk ve görsel tekniklerde. Rafael Santi hakkında “erken” veya “geç” olarak konuşmak zordur, çünkü 37 yaşındaki klasik kader çağında nispeten genç vefat etti. Yine de, “Şövalye’nin Rüyası” ustanın ilk çalışmasıdır.

Bazı araştırmacıların İtalyan Urbino’nun ana hatlarını bir defne ağacının gölgesinde gördüğü uzaktan görünen bir şehir manzarasına karşı, bir rüya tarafından harap olmuş bir şövalye yatıyordu. Zırh ve tam savaş kıyafetleri giymiş. Bir rüyada, iki kadın ona gelir. Birinin elinde – bir çiçek, diğerinde – bir kılıç ve bir kitap. Tabii ki, bunlar sadece nesneler değil, hediyeler değil. Bir alegori baştan sona okunur.

Bu mecazi alegoriyi anlamak için, o günlerde gerçek bir şövalyenin sahip olması gereken nitelikleri bilmek ve hatırlamak gerekir. Tabii ki, cesur ve cesur olmak, bu nitelikleri hatırlamaya çağırılan kılıçtır. Bir yazarın yirminci yüzyılda ironik bir şekilde belirttiği gibi, “erkeklerin atanması öldürmek ve öldürülmektir.” Şövalye, sadece efendiye değil, aynı zamanda kalbin hanımına, barış zamanında onunla cesur ve saygılı olmak için sadık olmalıydı – dolayısıyla çiçek. Son olarak, yazarın eğilimleri ve kendi kendine eğitim ihtiyacı şövalyeye yabancı değildi – kitap bunu hatırlatmayı amaçlıyor.

1 Star2 Stars3 Stars4 Stars5 Stars (1 votes, average: 5,00 out of 5)